NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
اللَّهِ بْنُ
مُحَمَّدٍ
النُّفَيْلِيُّ
وَإِبْرَاهِيمُ
بْنُ مَهْدِيٍّ
الْمِصِّيصِيُّ
الْمَعْنَى
قَالَا
حَدَّثَنَا
أَبُو
الْمَلِيحِ
عَنْ مُحَمَّدِ
بْنِ خَالِدٍ
قَالَ أَبُو
دَاوُد قَالَ
إِبْرَاهِيمُ
بْنُ مَهْدِيٍّ
السَّلَمِيُّ
عَنْ أَبِيهِ
عَنْ جَدِّهِ
وَكَانَتْ
لَهُ
صُحْبَةٌ
مِنْ رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ
سَمِعْتُ
رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَقُولُ
إِنَّ الْعَبْدَ
إِذَا
سَبَقَتْ
لَهُ مِنْ
اللَّهِ
مَنْزِلَةٌ
لَمْ
يَبْلُغْهَا
بِعَمَلِهِ
ابْتَلَاهُ
اللَّهُ فِي
جَسَدِهِ
أَوْ فِي
مَالِهِ أَوْ
فِي وَلَدِهِ
قَالَ أَبُو
دَاوُد زَادَ
ابْنُ
نُفَيْلٍ
ثُمَّ
صَبَّرَهُ
عَلَى ذَلِكَ
ثُمَّ
اتَّفَقَا
حَتَّى
يُبْلِغَهُ
الْمَنْزِلَةَ
الَّتِي
سَبَقَتْ
لَهُ مِنْ
اللَّهِ
تَعَالَى
İbrahim b. Mehdi'nin
sahabi olan dedesinden (rivayet olurmuştur) dedi ki
Ben: Rasûlullah
(s.a.v.)'i (şöyle) derken işittim:
"Bir kul kendisi
için (cennette) hazırlanmış olan makam'a ameliyle erişemeyecekse, Allah onun
bedenine veya malına veya çoluk çocuğuna bir bela verir." (de bu belaya
sabrı sebebiyle o makama eriştirilir.)
Ebû Dâvûd der ki: (Ravi
İbn Nüfeyl rivayetine devamla şunları) ilave etti "Sonra (Allah) o kul'u
bu musibet'e sabretmeye muvafak kılar. " (metnin buraya kadar olan
kısmından sonra (hadis'in her iki (ravi) si de birleş(erek şu cümleyi rivayet
et)tiler.
"Nihayet (Allah) o
kul'u kendi katından hazırlamış olan makam'a eriştirir.
İzah:
Ahmed b. Hanbel V-272.
Bir önceki hadis-i şerif
üzerinde yapmış olduğumuz açıklama bu hadis-i şerif için de geçerli olduğundan
burada yeni bir şerhe lüzum görmedik.